Doğa, Tarih, Deniz, Zeytin …Ve Ayvalık
Ana Sayfa » Ayvalık Spot, Cunda Otelleri » Doğa, Tarih, Deniz, Zeytin …Ve Ayvalık
Yazan-Çizen Cundalı | 2 kişi yorumlamışyorum cunda
Üretim Tarihi: Pazar, Şubat 24, 2008

Doğa, Tarih, Deniz, Zeytin…

Ve Ayvalık

Mehmet Kuş

Ayvalık; doğasıyla deniziyle, tarihi evleriyle, zeytinyağlarıyla, restoranlarıyla, kiliseleri ile Ege’nin en güzel kentlerinden biri. Ayvalık’a sadece deniz ve tatil için gidip geliyorsanız büyük bir yanılgı içersindesiniz. Bu kente yaptığınız gezi plajla başlayıp plajla noktalanmasın! Tatilinizi otel ile plaj arasında geçirip bu kente haksızlık etmeyin. Kentte görülmesi, ziyaret edilmesi gereken o kadar çok yer var ki, tarihi sokaklar ve evler, sizi büyüleyecektir. Sokaklar, camiler, evler, kiliseler gezilmeli. Tarihi Rum evlerinin kapılarındaki tokmaklara dokunarak tarihten gelen sese kulak vermek gerekir. Dar sokaklara doğru yaptığınızı düşündüğünüz gezi aslında tarihin derinliklerine doğru aldığınız yoldur. Ayvalık’tan söz açıldığı zaman söyleyecek birkaç cümleniz olsun istiyorsanız hadi Ayvalık’a küçük bir gezi yapalım.

Ayvalık İsmiBirçok isim gibi Ayvalık ismi’nin de nereden geldiğine dair çeşitli söylentiler var. Bunlardan en bilindiği ise ayva ağaçlarından geldiğine dair söylentiler. Ayvalık isminin şu an yok olmuş ayva ağaçlarının çok olmasından geldiği görüşüdür. Ayvalık’ta meyve ağaçlarından en çok nar ve ayva’nın bulunması da bu iddiayı güçlendirmektedir.

Zeytin Hasadı

Ayvalık deyince herkesin aklına mutlaka zeytin ve zeytinyağı geliyordur. Mevsim sonbahar ve kış başlangıcı ise zeytinyağı kokusu sarar etrafı, Zeytinyağı ile bilinen Ayvalık’ta zeytin hasadı Ekim, Kasım ve Aralık ayında yapılır. Uçsuz bucaksız zeytin tarlalarında geleneksel yollar ile yapılan zeytin hasadına bu yıl modern yöntemlerde eklendi. Daha önceki yıllarda zeytin hasadı sırıklarla ve tırmıklar ile yapılıyordu. Bu yıl ise makineler devreye girdi. Makineli yapılan hasat, geleneksel yönteme göre yapılan hasat’a göre karlı ve mantıklı. Sırıkla vurularak yapılan hasatta zeytin ağacının dalları ve filizleri kırılabiliyor. Bu da gelecek yıllardaki ürünün kalitesini ve verimini doğrudan etkiliyor. O yüzdendir ki hasat bir sene güzel diğer sene ise önceki seneye oranla daha düşük oluyor. İki çeşit makine ile hasat yapılabiliyor. Birincisi ucunda dönen tırmıkları olan makine ile yapılan hasat. Zeytin ağacının dallarına makinenin tırmıklarını tutturuyorsunuz ve çalıştırınca makinenin tırmıklarının hareket etmesiyle zeytin ağaçlarının altlarına serilen bezlerin üzerine zeytinler dökülüyor. Buradan zeytinler toplanarak kasalara dökülüyor ve kasalarla zeytin işleme tesislerine götürülüyor. İkinci bir yöntemde ise iş makineleri ile ağacın gövdesi kavranıyor ve silkelenerek olgunlaşan zeytinler bezin üzerine düşüyor. Bir hafta sonra tekrar aynı yöntem uygulanarak olgunlaşan zeytinler tekrar toplanıyor.

“Kalite ile verim ters orantılı”

Zeytincilikte önemli bir bilgidir bu. Kalite arttıkça verim düşer. Ortalama 5 kilo zeytinden 1 kilo zeytinyağı çıkar. Zeytinyağının kalitesinin artması için verimin düşmesi gerekiyor. Yani 10 kilo zeytinden 2 kilo yağ çıkıyorsa zeytinyağının kalitesi artmış demektir. Zeytinyağını diğer yağlardan ayıran en önemli özelliği doğal olması. Diğer bitkisel yağlar rafineri yağlardır. Oysa zeytinyağı tıpkı meyve suyu gibi üründen çıkan yağdır. Doğaldır, tamamıyla fiziksel işlemler sonucu elde edilir ve rafineri ürünü değildir.Ayvalık, Cunda adası, Lale adası ve bu cennet deki diğer yerleri ayaklar altına almak istiyorsanız Cennet Tepesi’ne tırmanmanız gerekiyor. Bir taraftan deniz kokusu püfür püfür esen rüzgâr yüzünüzü yalarken diğer taraftan kentin genel görünümünü kuşbakışı seyredebiliyorsunuz. Çok etkili manzara karşısında adeta üç boyutlu resme bakar gibi kentin güzelliklerine dalarak doğa harikası bu cennet’i keşfediyorsunuz

“Sokaklar Tarih Kokuyor”

Ayvalık’a gittiğinizde sırtınızı denize dönün ve ara sokaklara doğru ilerleyin. Adımlarınızı yavaş ve sık atın. Sokaklardaki her bir tarihi yapıyı keşfedin. Gözünüzü eski evlere dikin ve tarihe bir yolculuk yapın. Özellikle kapılarına, alınlıklarına, kapı tokmaklarına, pencerelerine baktığınızda siz gitmeseniz de tarihe, o sizi sürüklüyor tarihin derinliklerine. Evlerde tahta ve taş işçiliğinin büyüleyici güzelliğini göreceksiniz. Ara sokakların dar olması nedeniyle gökyüzü ile bağlantınız kesilmiştir bir anlamda. Böyle olunca aniden karşınıza çıkıverir devasa yapılar. Devasa yapılardan kastım tabiî ki camiler. Camileri görünce ilk önce bir şaşkınlık yaşabilirsiniz mimari özelliğinden ötürü. Sonradan anlarsınız kiliseden camiye çevrildiğini. Saatli camii, Çınarlı Camii, Hayrettin Paşa Camii, Ayvalık’ın önemli camilerinden. Bu üç büyük camii kiliseden camiye çevrilmiş.

Şeytan Sofrası

Ayvalık’ta gün batımını izlemek isteyenlerin uğrak yeridir şeytan sofrası. Ayvalık’ın tüm güzelliklerini ayaklarınız altına alabildiğiniz yerin başında gelir. Kente gelen misafirler ve yerliler fırsat buldukça buraya gelip güneşin batışını izliyor. Kent meydanı’na biraz uzak da olsa ulaşımda hiç zorluk çekmiyorsunuz. Kent meydanından kalkan dolmuşlarla Şeytan Sofrası’na gidebilirsiniz. Şeytan Sofrası bir tepe üzerinde yer alıyor ve tepe lav birikintisidir. Tepe yuvarlak bir sofraya benziyor. Tepede bir ayak izi olduğuna ve bununda şeytana ait olduğuna inanılıyor. Gün batımı fotoğrafı çekmek isteyenlerin uğrak yerlerinden biridir Ayvalık’ta ki Şeytan Sofrası.

Cunda Adası

Cunda Adası diğer bir adıyla Alibey adası. Adaya işgalcilere direnen Ali bey’in adı verilmiş. Cunda adası 1964 yılında boğaz köprüsü ile Lale adası’na bağlanmış ( Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü. ) Cunda’ya yapacağınız ziyareti akşam saatlerine denk getirin ki yemeği de adada yiyin. Ada, çam ve zeytin ağaçlarıyla donanmış. Sokaklar dar olduğu için arabayla girmeyi tercih etmeyin. Ada tamamıyla tarihi yapılarla dolu. Çok sayıda kilise ve manastır var. Son zamanlarda ünlü iş adamları ve sanatçılar da adaya yerleşmeye başlamış ve yazlıklar inşa etmiş. Halis Komili, Cem Boyner, Güler Sabancı, Rahmi Koç, Hülya Avşar gibi tanındık kişiler…

Günün son ışıkları denizin üzerindeki dalgalarda son danslarını yaparken gezintiden vazgeçip ağır ağır lokantalara yaklaşmaya başlayın. Seçiminiz biraz zor olacak ama ada’nın balıkçı lokantalarından birini beğenin. Restoranlarda bulunmama gibi bir olasılık yok ama yinede siz oturmadan önce “papalina” olup olmadığını sorun. Papalina, Ayvalık’ın en meşhur balığı. Hiç görmeyenler ve tatmayanlar için kısaca hamsi büyüklüğünde bir balık diyebiliriz. Papalina’nın yanı sıra lüfer, mezgit gibi diğer balık çeşitlerini görmeniz mümkün. Balığın yanında sofranızı ege’nin ot mezeleri süslüyor. Adada, ahtapot, ıstakoz gibi lüks diyebileceğimiz tüm deniz ürünlerini bulabilirsiniz. Adadaki yemeğe ilişkin son bir not yemekten sonra sakın ama sakın fıstık tatlısı istemeyi unutmayın.

Türkiye’nin ilk Boğaz Köprüsü

Şimdi sorsak Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü hangisi diye kaç kişi doğru cevap verebilir. Birçoğumuz hiç kuşkusu yok ki İstanbul Boğazı’nda yer alan Boğaziçi Köprüsü’nün Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olduğunu söyleyecek. Boğaziçi Köprüsü’nün Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olduğu düşüncesini taşıyorsanız, Lale adası’ndan Cunda Adası’na geçerken bu düşünceniz değişecek. Köprü’nün yanında Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü yazılı tabela ile karşılaşacaksınız.

Satılık Rum Evleri

Ayvalık emlakçılık sektöründe Rum gayrimenkulleri önemli yer tutuyor. Hatta bazı emlakçılar sadece Rum gayrimenkulleri satıyor. Birçok emlakcı’nın camında ; “satılık Rum evi ve arsası” yazılı not görmeniz mümkün. İki ve üç katlı olan Rum evleri yenileme gerektirdiği için çok ucuza satılıyor. Rum evlerini alanların birçoğu yenileme yaptırdıktan sonra evlerde oturmak yerine kazanç getirdiği için satıyormuş.

Ne Yenilir.

Yemek konusunda hiçbir sıkıntı yaşamayacağınız bir yer Ayvalık. Deniz ürünlerinin her çeşidini bulabilirsiniz Ayvalık’ta. Cunda Adası’ndaki balık lokantalarında aradığınız her lezzeti bulabilirsiniz. Ege bölgesinin en leziz yemeklerini tadar istediğiniz balığı sipariş edebilirsiniz.

Kalamar Dolması

Pirinç, kuş üzümü, Bergama yakınlarında bulunan Kozak yaylasından getirilen çam fıstıkları ilaveli baharatlı iç malzeme kalamarların içine doldurulup tencerede has zeytinyağı ile dolma gibi pişiriliyor.

Akivadis

Ayvalık’ta boğazda yetiştirilen bir tür kabuklu deniz canlısı olan akivades de diğerleri gibi canlı olarak tüketiliyor.

Cunda Enginarlı Karides

Cunda yakınlarında bulunan Çıplak Ada’da yetiştirilen küçük enginarların göbeğine özel sosla hazırlanmış haşlanmış karidesler konuyor.

Ahtapot ve Papalina

Ahtapot ve Papalina en meşhur balık Ayvalık’ta deniz ürünlerinin yanı sıra Ege’nin yeşillikleride sofranızı süsler.

Bunları yapmadan dönmeyin

Biz yapamasak ta sizlerden yapmanızı istediğimiz bazı hususlar var. Eğer yolunuz bir gün isteyerek ya da istemeyerek Ayvalık’a düşerse mutlaka yerine getirmeniz gereken üzerinize düşen görevler şunlar.

  • Şeytan Sofrası’na gidin!

Ayvalık’a gittiğinizde ilk yapmanız gerekenlerin başında geliyor. Şeytan Sofrasında gün batımı keyfini yaşamak Birde hava şartları sizi izin verirse, hava açıksa çıkın şeytan sofrasına güneşin batışını izleyin. Ruhunuzu ve keyfinizi salıverin ki onlarda gün batımının keyfini çıkarsın.

  • Cunda Adasında Balık Yiyin!

Cunda adasında birçok balık lokantası var. En meşhur balık ise papalina. Bunun yanı sıra lüfer sardalye, levrek, çipurada masanızı leziz kılabilecek balık türlerinden. Bütün lokantalar tıka basa dolduruluyor akşam olduğunda, balık severler tarafından. Ada son derece güvenli bir yer. Sahilde ara sokaklarda rahatlıkla dolaşabilir istediğiniz zaman gezintiye çıkabilirsiniz.

  • Kiliseleri ve Camileri Gezin!

Ayvalık Cunda adasında birçok kilise mevcut. Tarihi olan bu kiliselerin bir bölümü camiye çevrilmiş durumda. Kentin her köşesinde kilise görmeniz mümkün. Ayvalık’ın en büyük camilerinden Çınarlı cami, Saatli cami ve Haydarpaşa cami, kiliseden dönüştürülmüş.

  • Ayvalık Tostu Yiyin!

Türkiye’nin neresine giderseniz gidin mutlaka o yöreye ait meşhur bir yemek vardır. Ayvalıkta ise kendi adını taşıyan tost meşhur. Ayvalık tostu bildiğimiz diğer tostlardan çok daha farklı ve harika bir lezzet. Turşulu, mayonezli, ketçaplı… Kapalı bir mekânda değilseniz martı çığlıklarının altında yemenin tadı bir başka güzel oluyor. Ayvalık‘a ayak basar basmaz ilk tadacağınız lezzet Ayvalık tostu olsun.

  • Zeytin ve Zeytinyağı alın

Ayvalık’a yolunuz düşerse zeytin ve zeytinyağı almanız artık adeta bir farz olmuştur. Zeytinyağı ile ünlü Ayvalık’ın her köşesinde zeytin ve zeytinyağı satan dükkânları görmeniz mümkün. Her çeşit zeytin ve zeytinyağını buradan alabilirsiniz. Ayvalık; Doğasıyla, deniziyle, tarihi evleriyle, şeytan sofrasıyla, zeytinleriyle, zeytinyağlarıyla, Ege’nin en güzel yerleşim yerlerinden biridir. Ayvalık’a sadece deniz ve tatil için gidip geliyorsanız büyük bir yanılgı içersindesiniz demektir. Çünkü Ayvalık demek çok şey demek aynı zamanda.


View this Post in: English French Arabic German Greek Japanese Spanish

Facebook'da Paylas

Bakın Millet Neler Demiş?

2 comments
  1. Ayvalık da yapmadan dönmeyin
    Şubat 24, 2008
    sus

    [...] Doğa, Tarih, Deniz, Zeytin …Ve Ayvalık [...]


    View this Comment in: English French Arabic German Greek Japanese Spanish

    Cevap yaz
  2. Cunda’da Yapılacak Şeyler – Ayvalık / Cunda Adası - 2011 | Cunda Adası Ayvalık Tatil Otel Restaurant
    Kasım 23, 2011
    sus

    [...] Nihat”da da mı meze yemek istiyorsunuz; neden olmasın… ? Gördüğünüz gibi bu bölgede Ayvalık tostuna hiç sıra gelmeyecek… Eğer diliniz, rakınızın yanında 25 çeşit mezenin tadına aynı [...]


    View this Comment in: English French Arabic German Greek Japanese Spanish

    Cevap yaz

Söyleyecek birşeylerim var diyorsanız!

Resminizi ekleyin!
Gravatar'a katılın ve burada resiminizde yayınlansın. Hemde Bedava!